Yalova Merkez Su Ürünleri Kooperatif Başkanı Hasan Artuk, uzun yıllardır gündemde olan Yalova Balık Mezatı’nın kurulmasına ilişkin son gelişmeleri özel açıklamalarla aktardı. Yalova’daki balıkçıların ve vatandaşların uzun süredir beklediği balık mezatının hayata geçirilememesi, hem yerel hem de bölgesel düzeyde merak konusu olmaya devam ediyor.
“AB sürecinin sekteye uğraması projeyi durdurdu”
Başkan Artuk, Yalova Balık Mezatı’nın kurulması çalışmalarının eski Belediye Başkanı Yakup Bilgin Koçal döneminden beri gündemde olduğunu belirterek, sürecin bugüne kadar neticesiz kalmasının nedenlerini şöyle açıkladı:
“2006 yılında Avrupa Birliği’nin desteklediği çalışma sistemi çerçevesinde Marmara Bölgesi için İstanbul ve Yalova olmak üzere iki nokta belirlenmişti. Teknik olarak gemilerin yanaşıp çıkma şartları açısından en uygun yerlerden biri Yalova seçildi. Ancak proje tam anlamıyla hayata geçirilemedi. O dönemde AB, projenin yüzde 75’ini finanse edecekti. Türkiye-AB ilişkilerinin kesintiye uğramasıyla bu destek ortadan kalktı. Dolayısıyla süreç ilerleyemedi.”
Başkan Artuk ayrıca, “Yalova’daki alan devlet kayıtlarında deniz olarak gözüküyor. Eskiden yolun üstünde kumsal olan alan sonradan dolduruldu. AB finansmanı için resmi statü şarttı fakat devlet kayıtlarında deniz gözüktüğü için destek verilemedi” diyerek, projenin önünde hukuki ve teknik engeller bulunduğunu belirtti.
Kurumlar arası anlaşmazlık süreci uzatıyor
Mezatın kurulması planlanan Dereağzı bölgesi hakkında da açıklamalarda bulunan Artuk, sürecin kurumlar arası anlaşmazlıklar nedeniyle tıkandığını söyledi:
“Dereağzı, halk arasında Samanlı Balıkçı Barınağı olarak bilinen bölgede 7 dönümlük bir alan vardı. Ancak zaman içinde alan parçalandı; öğretmenevi, farklı kurumların mülkleri ve belediyeye ait arsalar sürece dahil oldu. Kooperatifin önceliği olmasına rağmen belediye, yatırım yapabilmek için alan talep ediyor. Belediye ‘masraf yapacağım, geri dönüşü olmalı’ derken, kooperatif kanunen kendi yetkisini devredemiyor. Mezatın aktif hale gelmesi halinde balıkçılar son 20 yılda kazanamadığı kazancı iki yılda elde edebilir.”
“İskele acilen yenilenmeli”
Başkan Artuk, kurumlar arasındaki anlaşmazlığın çözülmesi durumunda mezatın 1 aylık bir süre içinde faaliyete geçebileceğini ifade etti:
“Rıhtımın yapılması bir aylık iş. Harfiyat yapılır, iskele hazırlanır ve balık çıkış noktası olarak işler hale gelir. Ancak kısa vadede böyle bir adım atılacak gibi görünmüyor. Devlet ya da belediye yatırım yapmalı.”
Kılıçköy’de yapılması planlanan büyük ölçekli balık hali projesi hakkında da bilgiler veren Artuk, şunları söyledi:
“Kılıçköy tarafında sebze hali ile birlikte balık mezatı yapılması planlandı. Ancak balıkçılar balığı Dereağzı’ndan çıkarmak zorunda; başka yerden çıkış yapılamaz. Mezatın faaliyete geçebilmesi için Dereağzı’ndaki iskele yenilenmeli. Şu an küçük ve hasarlı, büyük tekneler yanaşamıyor, sadece bir tekne bağlanabiliyor.”
Başkan Artuk ayrıca, Dereağzı için Tarım Müdürlüğü onaylı proje hazır olduğunu ve koordinatların belli olduğunu belirterek, “Finansman ve kurumlar arası uyum sağlanırsa proje kısa sürede hayata geçirilebilir. Bu hem balıkçılar hem belediye hem de şehir ekonomisi için büyük kazanç sağlar. Ancak kurumlar arasındaki güvensizlik giderilmediği sürece süreç uzamaya devam eder” ifadelerini kullandı.
Yalova Balık Mezatı’nın önemi
Yalova Balık Mezatı, sadece bölgedeki balıkçılar için değil, aynı zamanda Yalova halkı ve ekonomisi için de büyük önem taşıyor. Mezat, balıkçılara kısa sürede yüksek kazanç imkânı sunarken, şehrin su ürünleri sektöründe markalaşmasını ve taze balığın doğrudan tüketiciye ulaşmasını sağlayacak. Ancak sürecin tamamlanabilmesi için hem devlet desteği hem belediye iş birliği hem de kooperatifin yetki alanının netleşmesi gerekiyor.
Yalova Balık Mezatı uzun yıllardır beklenen bir proje olmasına rağmen, hukuki statü, kurumlar arası anlaşmazlıklar ve finansman eksiklikleri nedeniyle hayata geçirilemiyor. Balıkçılar ve vatandaşlar, kısa sürede projeye başlanmasını beklerken, yetkililer arasında çözüm adımlarının atılması, Yalova ekonomisi ve balıkçılık sektörü için kritik önem taşıyor.