Yalova da sanki bahar yaşanıyor.

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Havalar bir sıcak bir soğuk derken hava değişimleri sebebine hastalıklarda arttı.
Hayatımızda yeni değişimler de meydana geliyor. Her gün hayata karşı yeni macera dediğimiz günler atlatıyoruz. Zaman kısaldı. Zamanın kıymetini bilme vaktidir diyoruz.

Yeşil Yalova mavi Yalova güzel Yalova aşk olan Yalova her dört tarafı sevgiyle doğal mistikle bezenmiş Yalova…
Sahilinde gezinirken dinlendiğimiz. Balıkçılarında çay ve simiti ile huzur bulduğumuz, çay evlerinde kahvenin yandan çarklısı ile sohbete sohbet kattığımız Yalova…Yeşilin her rengini sarının bin bir tonunu kahverenginin toprakla ve hoyrat rüzgarın gri tonlarıyla birleştiğini gördüğümüz Yalova…Özlemleriyle, aşklarıyla ve insanlığıyla hatırladığımız Yalova hep bizimle olacaktır.

Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün benim kentim dediği Yalova değişse de ilerlese de eski güzelliği daha gerilere götürse de o yılları anımsayarak gözlerimiz dalsa da geçmişe Yalova’yız sevmekten ve Yalovalıyız demekten vazgeçmeyeceğiz.Geçtiğimiz pazartesi oğlumu okula bırakmak ve biraz sahil turu yapmak adına yola çıktım. Astım krizinden sonra okula geç kaldık. Okula vardığımızda öğrencilerin içeride bekletildiğini gördük.

Yalova da sanki bahar yaşanıyor.

Birkaç velinin de Müdür beye karşı sert ve sesli olarak itirazlarına şahit olduk. İstiklal marşına gelmeyen yetişemeyen öğrencilerin bekletilmesinin ve numaralarının alınmasının yanlış olduğunu sert bir dille eleştirdiler.
Birkaç velide çocuklarını geri alıp okuldan çıktılar. Ne kadar doğru ne kadar yanlış birazdan yazımın devamında bunu sizlerin düşüncelerinize bırakacağım.Müdür bey ile bende konuştuktan sonra yapılması gereken budur denilince ve eğitim kanununda da bu geçerli denilince bende hak vermiş bulunuyorum.

1739 no’lu kanun gereğince ’’ Atatürk inkılap ve ilkelerine ve Anayasada ifadesi bulunan Atatürk Milliyetçiliğine bağlı Türk milletinin milli ahlaki insani manevi ve kültürel değerlerini benimseyen koruyan ve geliştiren ailesini vatanını milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan insan haklarına ve anayasanın başlangıcında ki temel ilkelere dayanan demokratik laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyetine karşı görev sorumluluklarını bilen ve bunları davranış galine getirmiş yurttaşlar olarak yetiştirmek.’’

‘’ Öğretmenlik devletin eğitim öğretim ve bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas mesleğidir. Öğretmenler bu görevlerini Türk milli eğitiminin amaçlarına ve temel ilkelerine uygun olarak ifa etmekle yükümlüdürler. ‘’

Bu kanun üzerinden bakacak olur isek yapılan hareketler bir eğitimdir. Öğretim ve eğitim birlikte alınmaz ise toplum kurallarının yanı sıra vatanına ve milletine bağlı bireyler yetiştirmemizi engeller.Atatürk ilköğretim okulu müdürü Sayın Coşkun Öztürk ile sohbetimizde bu bir eğitimdir. Ağaç yaşken eğrilir. Eğitim aile okul birliği içinde ilerlemelidir. Hastalık sağlık olabilir. Biz bu konu içinde duyarlıyız. Çocuklarımız bizim geleceğimiz onlara milli değerlerimizi eğitim yoluyla öğretmek hem eğitimcinin hem ailenin başlıca görevi olmalıdır dedi.

Eğitim ilk ailede başlar ve okul ile devam eder. Bunu hepimiz biliyoruz. Velilerimizin verdiği tepki gerçekten yanlıştı. Çocuklarımızın psikolojisini bozuyorsunuz kelimesi kadar da saygısızca idi.Bu yapılan yanlıştı peki doğrusu ne olmalıydı. Bir eğitimciyi sert bir şekilde uyarmak yerine öğrencilerin sınıfa çıkmasını bekledikten sonra kendileriyle özel görüşmeyi talep ederek konuşarak öğrenerek ilerlemekti.

Eğitimcilerimizin yanlışı ise bunu öğrencilere sizde değil hata velilerinizde diyerek değil de bu seferlik geç kalmışsınızdır. Siz ya da veliniz hasta olabilirsiniz. Fakat İstiklal Marşımızın ne kadar önemli olduğunu hepimiz biliyorsunuz değil mi çocuklar diyerek ilk beyinde uyandırarak sonra velilerinizde böyle olmasını istemezdi diyerek aradaki bağı koparmadan konuşmayı uzun tutmadan sınıflarına gönderile bilinirdi diye düşünmekteyim.Çocuk psikolojisi gerçekten çok farklı bir yapıda olduğu için çok dikkatli bir şekilde hareket etmek lazım.Ne kadar sinirlenirsek ne kadar agresif olursak olalım. Bu güzel zihni parlak olan çocuklarımızın aklında okul aile bağlılığının kırılmasına yol açmayalım. İleri de yetiştirdiğimiz bireyin vatanına milletine ailesine hayırlı bilinçli bir birey olarak güzel yerlere gelmesi için aile ve okul bağlılığını bozmayalım.

*”Çocuklar geleceğimizin güvencesi, yaşama sevincimizdir. Bugünün çocuğunu, yarının büyüğü olarak yetiştirmek hepimizin insanlık görevidir.”

* “Gelecek için hazırlanan vatan evlatlarına, hiçbir güçlük karşısında yılmayarak tam bir sabır ve metanetle çalışmalarını ve öğrenim gören çocuklarımızın ana ve babalarına da yavrularının öğreniminin tamamlanması için hiçbir fedakarlıktan çekinmemelerini tavsiye ederim.”

*”Yetişecek çocuklarımıza ve gençlerimize tahilin hududu ne olursa olsun, en evvel, her şeyden evvel Türkiye’nin istiklaline, temeli benliğine, milli geleneklerine düşman olan unsurlarla mücadele etmek lüzumu öğretilmelidir.”

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Yalova da sanki bahar yaşanıyor.

Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliği başlat.
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Yalova Güncel Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

error: Emek Hırsızlığına Karşı Site Koruma Altında !!
Bizi Takip Edin